Özseverlik (Narsisizm)

Özseverliğin (narsisizm) değişik türleri vardır ve bu durumun derecesi kişiden kişiye değişir. Sözgelimi, büyüklenen özseverler, aşırı bir ilgi ve övgü beklentisi içinde olurlarken

Özseverlik (Narsisizm)

Özseverliğin (narsisizm) değişik türleri vardır ve bu durumun derecesi kişiden kişiye değişir. Sözgelimi, büyüklenen özseverler, aşırı bir ilgi ve övgü beklentisi içinde olurlarken; kırılgan özseverler, sürekli kaygılıdırlar ve hep bir destek görme arayışı içinde olurlar.

Özseverliğin değişik türleri arasında bulunan “kötücül özseverlik” (malign narsisizm), açık arayla, insanlara en zararlı olan türüdür. Özseverliğin bu alttürü, özsever (narsisist) kişilik bozukluğunun bütün özelliklerini içinde barındırmasının yanı sıra aşırı benmerkezcidir ve kendisi odaklıdır. Ayrıca, birtakım toplumdışı (antisosyal) kişilik özelliklerinin de olmasının yanında, bu kişilerin içgörüleri yetersizdir ve hiç eşduyum (empati) yapamazlar. Çoğu zaman, birtakım kuşkuculuk (paranoya) özellikleri de sergilerler.

Bu kişilerin, başkalarını parmağında oynatma özellikleri de vardır. Başkalarına, her istediklerini yaptırırlar ve yollarına çıkanları kırıp incitmeleri, onların umurlarında bile değildir. Ayrıca, bu kişiler,

• Dünyayı “siyah ya da beyaz” olarak görürler; insanları, benden yana olanlar ya da bana karşı olanlar diye ayrıştırır ve kutuplaştırırlar; kendilerine karşı olduğunu düşündükleri insanları ötekileştirmeye çalışırlar;

• Her ne pahasına olursa olsun kazanmanın peşindedirler ve yollarında ilerlerken, başkalarında büyük bir düş kırıklığı yaratırlar, acı ve gönül yarası bırakırlar;

• Yitirmemek ya da istediklerini elde edememekten kaçınmak için, her ne gerekiyorsa yaparlar, gözlerini budaktan esirgemezler;

• Başkalarına yaşattıkları acı hiç umurlarında değildir, bundan zevk alıyor bile olabilirler, bunu bir güç göstergesi olarak görüyor da olabilirler.

Bu kişiler aşağıdaki kişilik özelliklerini de sergilerler:

• Başarı, güç, gösteriş, görkem gibi düşlemlerle uğraşıp dururlar.
• Her şeyin en iyisine sahip olmaları gerektiğini düşünürler.
• Eleştiriye gelemezler, yapılan eleştirileri hiç kaldıramazlar. Kendilerini eleştirenlere karşı saldırıya geçerler.
• Kendilerine bir saygısızlık edildiğini düşünürlerse hemen tepki gösterirler.
• İstediklerini elde edebilmek için başkalarını kullanırlar.
• Kendilerine üstün biri gibi davranılması beklentisi içindedirler.
• Benlik algıları şişiktir ve kendilerini denetlemekte güçlük çekerler.
• Başkalarını incitmiş ya da kırmış olmaktan ötürü bir pişmanlık duymazlar ve yararlarına olmadığı sürece, yaptıkları yanlıştan ötürü özür dileme gereği duymazlar.
• Başkalarıyla eşduyum yapamazlar.
• Konuşmaları tek yanlı sürdürme eğilimi gösterirler.
• Aşağı gördükleri insanlara karşı kötü davranma eğilimindedirler.
• Kendi yanlışlarından ötürü hep başkalarını suçlarlar; onlara göre, ortaya çıkan yanlışların suçlusu hep başkaları ya da dış etkenlerdir.
• Gerçekte, içten içe, büyük bir güvensizlik içindedirler.

Bu kişilerle baş edebilmenin birtakım yolları şunlardır:

• Daha başta, baş edilmesi güç insanlar olduklarını kabul etmeniz gerekir. Olanaklı ise aranıza bir uzaklık koyun. Bunu yapmak güç olabilir, çünkü bu insanlar sınır koymakta güçlük çekerler ve siz bir sınır koyacak gibi olursanız, buna gücenirler; ancak yapmanız gereken budur.

• Onları değiştirmeye kalkmayın ya da değişeceklerini beklemeyin, büyük bir düş kırıklığına uğrarsınız.

• Bu kişilerle ters düşecek olursanız, her yolu deneyerek, dengiyle karşılık vermeye ve öç almaya kalkışabilirler. İnsanları size karşı kışkırtmaya çalışabilirler. Bu, her ne istiyorlarsa, onu yapmanız gerekir ya da bir biçimde onlarla uzlaşmanız gerekir anlamına gelmez. Uzlaşmazlık yaşadığınızda ya da sınır koyarken, daha az yüzleştirici bir tutum sergilemeniz gerekir.

• Bu kişileri, yaptıklarıyla yüzleştirmeniz gerekirse, bunu büyük bir topluluğun önünde yapmamanız gerekir. Kendilerince saygınlıklarını korumak için daha da saldırganlaşabilirler. 

Kaynak : Boylam Psikiyatri

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow